Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Gönderen Konu: BİLGİ YOK OLMUYOR...!  (Okunma sayısı 1585 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mert Güler

  • Genel Yönetici
  • Üye
  • *
  • İleti: 534
  • Karma: +0/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • http://www.klasikyoga.com
BİLGİ YOK OLMUYOR...!
« : 04 Ocak 2007, 21:39:50 »
Uzayda 'karadelik' adı verilen birtakım gök cisimleri bulunuyor. Bunlar ölü yıldızlardan arta kalan öylesine yoğun cisimler ki yakınlarındaki tüm nesneleri içlerine çekmekte, ışığı dahi dışarı salmamaktadırlar. Karadelikleri uzayda doğrudan göremiyoruz. Varlıklarını ancak yan etkileriyle, parçaladıkları ve içlerine doğru çektikleri yıldızları gözleyerek tespit edebiliyoruz.
Karadeliklerin matematik kuramı ile uğraşmış olan İngiliz matematikçi S. Hawking bu cisimlere giren nesnelerin yok olduklarını ancak bilgilerinin yok olmadığını, Dublin'deki bir bilimsel konferansta kabul etti.
Yani, karadelikler başka evrenlere açılan kapılar olmuyorlar. Yuttukları cisimlerin bilgisini şimdi olmasa bile, ilerde (parçalandıklarında) geri vereceklerine inanılıyor. Zira Kuantum Kuramına göre bilgiyi tümüyle yok etmek mümkün değil.
Bilgi (enformasyon) bize aktarılan bir enerji olarak da görülebilir.
Bu enerjiyi ya içselleştirir ve yararımıza kullanırız, veya geri yansıtarak ondan uzak da kalabiliriz.
Okulda öğrenip de bir süre sonra unuttuğumuz bilgi ikinci türden, yansıttığımız, kulaktan dolma bilgidir. Bir de katılımcı olarak içselleştirdiğimiz, kendimize mal ettiğimiz bilgi vardır. Bu tür bilgi asla tümüyle yok olmaz. Bir süre küllense bile, bir süre sonra tekrar kolaylıkla kullanılır hale gelebilir.
Örneğin, bisiklete binmek bilgisi asla yok olmuyor. Aradan yıllar geçse bile kısa sürede hatırlanıp kullanılır hale getirilebiliyor.
Bilgiyi içselleştirmek için ondan yararlanmak ve onunla bütünleşmek gerekir. Yani, bilginin içerdiği enerjiyi kendi enerjimiz haline getirmedikçe onunla bütünleşmiş olmayız. Biz, bilgi enerjisi ile bütünleştiğimizde ortaya ikisinin toplamı değil, ikisinin toplamından daha fazla enerji içeren bir varlık oluşmuş olur.
Çünkü, o bilginin taşıdığı enerji ile kendi bilgimizin enerjisi kaynaşarak daha üst düzeyde birleşik bir enerji alanı oluştururlar. Yeni oluşan 'bütün' ise daha önceki parçaların bilgilerinin toplamından daha fazla bilgi içerir.
Farkında olmayan insan sürekli etki-tepki mekanizması içinde günlerini geçiriyor ve yaşamda hiçbir anlam bulamıyor.
Doğru bilgi bir kere içselleştikten sonra artık kendi özelliğimiz haline geliyor ve her an kullanıma hazır halde bulunuyor. Bilgiden anında yararlanmak demek o bilgiyi an içinde kullanmak, yani an içinde yaşayarak 'farkındalığı arttırmak' demek oluyor. Bizlerin de zaten yaşamdaki en önemli görevimiz farkındalığı arttırmak ve etki-tepki çemberini kırabilmek değil midir?
                                                                               
Teşekkürler   Doç. Dr. Haluk Berkmen
Sevgiyle Kalın,
Yolunuz Aydınlık Olsun...
Mert Güler