Hz. İsa havarilerine "Benim bir hacetim ve ricam var, onu yapmaya dair söz verirseniz söyleyeyim" dedi.
Havariler, "Ne emrederseniz kabul ederiz" dediler.
Hz. İsa yerinden kalkıp onların ayaklarını bir bir yıkadı. Havariler rahatsız oluyorlardı. Fakat madem ki İsa'nın ricasını kabul ettiklerine dair söz vermişlerdi; teslim oldular. Hz. İsa hepsinin ayaklarını yıkadı. Havariler: "Sen bizim öğretmenimizsin. Bizim, senin ayağını yıkamamız makbuldü, senin bizimkini değil" dediler.
Hz. İsa, "Bu işi size, halka hizmet etmeye layık olan kimsenin, bütün halktan daha çok alim ve daha çok bilgin olması gerektiğini, anlatmak için yaptım. Bu işi size tevazu etmiş olayım ve siz de tevazu dersi öğrenesiniz diye yaptım. Benden sonra halkın öğretim ve irşad vazifesini yükleneceksiniz. Gidişatınızı halka hizmet, tevazu olarak kararlaştırınız. Aslında hikmet, tevazu zemininde olgunlaşır, kibirlenme zemininde değil. Tıpkı bitkinin, dağlık ve sert bir yerde değil de, yumuşak ovada bittiği gibi."
Alıntı
