Gandi haftada bir, öğleden sonra halkın dileklerini dinler ve onların sordukları soruları yanıtlarmış.
Bir kadın dört saatlik bir köyden on yaşlarındaki oğluyla gelmiş, saatlerce sırasını beklemiş ve nihayet Gandi'nin huzuruna kabul edilmisş.
Gandi ne istediğini sormuş kadına. Kadın, kendisi için bir şey istemediğini, oğlunun evdeki bütün şekerleri yiyip bitirdiğini, sözünü dinlemediğini söylemiş ve "Oğluma nasihat et, ona şeker yememesini söyle! Benim sözümü dinlemiyor, seni çok seviyor, sayıyor, senin sözünü dinler." demiş.
Gandi çocuğa yumuşak bir sesle annesinin söylediklerinin doğruluğunu sormuş. Çocuk mahçup bir şekilde gülümseyerek önüne bakmış.
Gandi kadına dönmüş ve "Çocuğunla birlikte kırk gün sonra gelin!" demiş. Kadın dört saatlik yoldan geldiğini ve saatlerce sıra beklediğini söylemiş, "iki dakika konusamaz misin?" diye işi o gün bitirmek istediğini belirtmiş. Gandi kirk gun sonra gelmelerinde israr edince caresiz oradan ayrilmis ve koyune geri donmus.
Kirk gun sonra dort saatlik yolu yeniden yürüyerek sıraya girmiş ve sırası gelince dileğini tam söyleyecekken, Gandi, "Hatırlıyorum, çok şeker yiyen oğlunla geldin." demis ve oglani yanina oturtmus ve gozlerinin icine bakarak, "Çok şeker senin sağlığın için iyi değil; istersen birakabilirsin, biliyorum. Şöyle bir düşün ve bana burada söz ver; şekeri bırakmaya karar verirsen iyi bir karar vermiş olacaksın." demiş.
Oğlan Gandi'nin gözlerindeki sevgi ve ilgiden çok etkilenmiş ve onun gözünün içine bakarak artık şeker yemeyeceğine söz vermiş.
Gandi kadına dönmüş ve "Şimdi gidebilirsin, oğlun artık şeker yemeyecek." demiş.
Kadın oğlunu da almış ve gitmiş.
Üç gün sonra aynı kadın, bu defa tek başına, yine Gandi'nin karşısına çıkmış.
Gandi kadını hemen tanımış ve "Ne oldu, oğlun şeker mi yiyor?" diye sormuş.
Kadin ofkeli bir sekilde, "Hayir, artik oglum seker yemiyor" demis. "Ama sana ofkeliyim, neden beni kirk gun beklettin ve o uzun yolu iki defa yuruttun. Cocukla konusman iki dakikadan fazla zaman almadi. îlk geldigimizde soyleyecegini soyleseydin, olmaz miydi?"
Gandi gulumsemis, "ilk geldiginde soyleseydim, sozlerimin hic etkisi olmazdi; cunku o zaman ben de seker yiyordum. Kirk gun sekeri biraktim; sekeri biraktigimdan emin oldum, ondan sonra oglunla konustum. O benim gozlerimden soyledigime kendimin inandigini gordu. Ve sozlerim onu o zaman etkiledi." demis.
Kadin hicbir sey soylemeden Hint geleneklerine gore saygiyla Gandi'nin onunde egilip ayaklarina dokunmus ve oradan ayrilmis...