Bilmek Bilgisiz Olmaktır...

[Mert Güler]

"Bilmediğimizi söylemekten ne kadar da utanıyoruz! Bilmeme olgusunu sözcükler ve bilgilerle örtmeye çalışıyoruz.
Aslında arkadaşınızı, komşunuzu tanımıyorsunuz; daha kendinizi tanımazken onları nasıl tanıyabilirsiniz?
Kendiniz hakkında birçok bilgi, sonuç, açıklama elde edebilirsiniz, oysa gizli olanın farkında değilsiniz.
Bilgi olarak adlandırılan açıklamalar, sonuçlar, bunun ne olduğunu deneyimlemeyi engeller.
Saflık kendisini nasıl yenileyebilir?
Ölmek andan anadır.
Ölmek biriktirmemektir;
deneyimleyenin deneyiminde yok olmasıdır.
Deneyim olmadan, bilgi olmadan, deneyimleyen olamaz.
Bilmek bilgisiz olmaktır;
bilmemek bilgeliğin başlangıcır."

                                                         J. Krishnamurti

[Mert Güler]

Bir sözü daha o zaman....

"Bilgi yoluyla yapılanan zihin, topladıklarını çözüp yetkeyi bütünüyle ortadan kaldırabilir mi?
Bizi kibirli, gururlu yapan bilginin yetkesidir ve ancak bu yetke,
kuramsal olarak değil, gerçek anlamda kaldırıldığı zaman alçakgönüllülük var olabilir.
Dolayısıyla bu karmaşık varoluş sürecine bilmeyen bir zihinle yaklaşabiliriz."

                                                                                                                         J. Krishnamurti

[sevimyt]

Merhaba Hocam,
Ben de çok teşekkür ederim. J. Krishnamurti gerçekten düşünceleri sorgulamaları bakış açıları ve sonunda ulaştığı ve önümüze koyduğu saf gerçekliklerle ayrıcalıklı bir yere sahip.
Ben 2 yıl kadar önce onunla "Zihin ve Düşünce Üzerine" isimli kitabını okurken tanıştım. Bu, serinin ilk kitabıydı. Kitabı okurken bir sürü ilki deneyimledim. Öncelikle kitabı okumaya başlar başlamaz farkettim ki aslında okuduğum şey kitap değil kendimdim. Bir anda eylemim terse dönmüş ve öznesi olduğum eylemin nesnesi haline gelmiştim. Ve artık ben kitabı değil kitap beni okuyordu. Her satırı söylediği herşey bana beni anlatıyordu ve kendimi tanımama ve kendimi gözlememe yardımcı oluyordu. Doğrusu bu ilginç deneyimi ve kendimi keşfetme maceramımın başlangıcını ancak bu ve benzeri durumları deneyimlemiş buradaki gibi insanlar anlayabilir diye düşünüyorum onun dışında bu durumun kelimelerle ifade edilecek ve karşı tarafa anlatılabilecek bir durum olduğunu sanmıyorum.
Ancak, sevdiğim, önemsediğim, ihtiyacı olduğunu gördüğüm herkese ya bu kitabı alıp hediye ediyorum ya da satın almalarını salık veriyorum. Verirken bu kitap sizi anlatan bir kitap diyorum. Lütfen ona izin verin. Zihninizin ve kalbinizin kapısını açıp içinize girmesine ve size yol göstermesine izin verin diyorum. Bu kitap sizi kendinize doğru bir yolculuğa çıkaracak ve kendinizi keşfetmenize yardımcı olacak diyorum. Bunu yapabilmek için tek koşulsa açık olmak. Lütfen kendinizi açarak zihinsel kalıplarınızın farkına vararak okuyun bu kitabı diyorum. Bu kitapla kitabı değil kendinizi okumanın keyfine varın diyorum.
Ve eger kitabı birine hediye ediyorsam da ilk sayfasına "Keyifli yolculuklar!" yazıyorum.

Size de bizlere bu kitaplar gibi ışık tuttuğunuz ve bizi aydınlattığınız için ve böyle bir paylaşım ortamı oluşturduğunuz için çok teşekkür ederiz.

[gezgin]

her ögrendigimiz  yeni bir bilgi bilmedigimiz bir bilginin farkına varmamıza saglar.... .

[Mert Güler]

Ben teşekkür ederim arkadaşlarım, sağolun.
Hayatlarımızın özel olduğunu,  yaşanmışlıklarımızı paylaşarak birbirimizden öğreneceğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum.
Bunuda sizlerle hayata geçiriyor olmamız ve buradan  paylaşıyor olabilmemiz ayrı bir güzellik...

"Gerekli olan içtenliktir.
Kendi içinde sorgulamaya başlayan içtenlikli bir zihin.
Söz konusu zihin kendisi için gerçek olanı bulacaktır."
                                                                        J. Krishnamurti
                                                                   

[gezgin]

aslında cevapları verenden cok verilen cevaplara odaklanmamız gerekiyor... 

eski bir tapınak yazısı vardır felsefe kitaplarını susleyen hoş bi,r eser oldugunu dusundugum....


orada gecen bi,r cumle söyle de insanları dinleyiniz cahil olsalar bile cunku her insanın bir hayat hikayesi vardır.......

[Mert Güler]

cevaplar...
cevapları kim veriyor?
Mert Güler mi,
Krishnamurti mi,
Ben mi?

Ya da bunun bir önemi var mı?...

 

"Büyük bir özenle beslediğimiz bu yüzeysel varolşu delip,
çok daha derin bir şeyleri tanıyıp tanımayacağımızı ortaya çıkaralım.
Özgürlükte büyük bir güzellik, büyük bir derinlik, büyük bir sevgi vardır,
ama biz şu anda bunları hiç bilmiyoruz, çünkü özgür değiliz.
Öyleyse, sanırım, bizi ilgilendiren ilk konu, yalnızca sözlü ya da dilsel incelemeler aracılığıyla değil,
sözcüklerden özgür bir biçimde söz konusu özgürlüğü sorgulamaktır."
                                                                                                 J. Krishnamurti

[denizci1954]

sadece 109 tane element, bu evreni ve kainatı meydana getirmiş.. parmakla sayabileceğimiz.. ama her bir element birbirleri ile binlerce kere reaksiyona girmişler.. sadece carbon, 1.800.000 kere başka elementlerle reaksiyona girmiş.. bir çeliğe ısı yada ölçümlü frekanslar veriyorsunuz..atomlar en alt yörüngelerinde olan elektronları bir üst yörüngelerine gönderiyorlar.. ve bir anda kararsız hala dönüşüyorlar.. hemen atom kararlı hale dönmek için elektronlarını geri çağırıyor.. bu esnada, enerji, ışık ve ısı olarak kendini bize gösteriyor.. BİLİNÇ OLMADAN BU MÜMKÜN OLAMAZ..
bir sufi demişki..
tanrı, kendini seyrettiğin aynadır,
ve sen,
tanrının, ilahi güzelliklerini seyrettiği aynasın...
yunus demişki,
aşk yürür iken bir iz buldum can içinde..
ya allahın ışığı mevlanam,
ya allahın rahmeti rabiam,
ya allahın güneşi ali'm,
ya allahın hikmeti muhammed,
ya isa,
ya zerdüşt,
ya buda,
ve günümüzü bize bırakanlar..
krishnamurti,
osho...
ve buraya yazamadığımız onca usta...
uzun ince bir yolda olmak, aşık veysel'im gibi.
 

[derya99]

 

[denizci1954]

bildiğimizi sandığımız herşey hiçbirşey bilmediğimizdir..

[denizci1954]

teşekkürler mert hoca..