Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Gönderen Konu: Güneşin Zararları- Yazın Doğabilecek Cilt Hastalıkları Ve Cildin Korunması  (Okunma sayısı 1657 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı f.filiz

  • f.filiz
  • Gönüllü Üye
  • Üye
  • *
  • İleti: 571
  • Karma: +0/-0
  • Cinsiyet: Bayan

 
     
Yazın Doğabilecek Cilt Hastalıkları Ve Cildin Korunması. Güneş Işığının Zararları-Yararları
 
Güneşlenmek ama beyaz kalarak

İnsanlar güneşli dönemlerde kendilerini daha iyi hissederler. Güneşli havalar psikolojik rahatlama, canlılık getirir. O yüzden güneşi severiz. Özellikle de güneşin ve denizin olduğu bir yaz tatili hepimizi mutlu eder. Pozitif temas hoşlanılan bir duygudur. Güneş ışığının tende yarattığı ısı da dokunma hissi verir ve bizi rahatlatır.
 
Güneş ışınları özellikle D vitamini üretimi ve dolayısıyla kemiklerimiz üzerine etkilidir. Ancak güneşlenmenin bu faydası için cildin küçük alanlarının (yüz, eller, kol gibi) kısa süreli hafif güneş ışınlarına maruziyeti (20 dakika kadar ) yeterlidir. Ayrıca D vitamini doktor kontrolünde ek olarak da kolaylıkla alınabilir. Bu nedenle çocuk ve yaşlılar için daha da önemli olan D vitamini yapımı için saatlerce güneşte kalmamız ve derimizin zarar görmesi gerekmez.

 Yapay ve doğal güneş ışınları sedef, egzama gibi bazı deri hastalıklarının da iyileştirilmesinde yardımcıdır. Bu amaçla kullanımı da mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır. Uzun vadede yan etkiler oluşturabilir.

 Güneş ışınlarının yan etkileri bronz tenin cazibesine kapılıp fazla dikkate alınmamakla birlikte bazen çok ciddi sonuçlar oluşturabilir.
Güneşin bazı yan etkileri hemen ortaya çıkar. Özellikle beyaz tenli kişilerde dikkatsiz güneşlenmeler sonucu güneş yanıklarına sık rastlanır. Güneşe hassasiyet yaratan bazı ilaçların (doğum kontrol hapları gibi) kullanımı bir takım reaksiyonlara neden olabilir. Yine bazı deri hastalıkları güneşle şiddetlenebilir.

 Uzun vadede güneş; ciltte kırışmalar, renk değişiklikleri, deri kanseri öncüsü bazı değişiklikler ve çeşitli deri kanserleri, gözde katarakt oluşumu gibi zararlı etkiler yapar. Ultraviyole ışınları etkisiyle serbest radikaller oluşmakta bunun sonucunda hücre çekirdeğinde kalıcı değişiklikler meydana gelmektedir.

Güneş ışınları içinde yer alan ultraviyole A ve B zararlı etkilerden sorumlu ışınlardır.

 Ultraviyole A (UVA)

Düşük enerji seviyesine sahiptir. Güneş alerjilerine sebep olur. Camdan geçebilir. Tüm yıl boyunca kapalı havalarda ve binaların içinde de etkilidir.
Ultraviyole B (UVB)
Yüksek enerji seviyesine sahiptir. Güneş yanıklarından sorumlu morötesi ışınlardır. Camdan geçemez. Yazın daha fazla etkilidir.

 Kişilerin çoğu yaşam boyu güneşe maruziyetin %50-80'ini 18 yaşından önce tamamlar. Cilt kanseri gelişmesinde tüm yaşam boyunca maruziyetin yanı sıra su kabarcığı oluşturacak kadar şiddetli güneş yanıklarının sayısı da önemlidir. Bu nedenlerle çocukların güneşten korunması çok önemlidir. Çoğu firmanın çocuklar için üretilmiş ürünleri mevcuttur. Özellikle açık tenli kişiler güneşin zararlı etkilerinden daha fazla etkilenirler ve yan etkiler de daha fazla görülür. Bu kişilerin daha dikkatli olması gerekir.

 Güneş koruyucular üzerinde birçok sayı ve tanımlama vardır.

 IPD: İmmediate pigment darkening (Ani pigment koyulaşması)

 PPD: Persistent pigment darkening (Dayanıklılık pigment koyulaşması) Değerleri bir güneş koruyucuda UVA? ya karşı koruma faktörünü belirler

Sun protection factör SPF: UVB ye karşı güneş koruyucunun koruma derecesini gösterir.

 Güneşten korunma:

Güneş ışığının giysilerle bloke edilmesi: İnce, pamuklu kumaşlar, ıslak tişörtler ve suni ipekten yapılmış ürünler ışığı daha fazla geçirir. Bu giysiler giyilmeden önce güneş koruyucular kullanılmalıdır.
Güneşlenme zamanı seçimi: sabah 11 öğleden sonra 15 arası güneşe çıkmamak

 Güneş koruyucular: kolay uygulanmalı, uzun süre etkinliğini devam ettirmeli, UVA ve UVB ye karşı korumalı, yan etki riski az olmalıdır. Güneş koruyucunun etkisini gösterebilmesi için güneşe çıkmadan yarım- 1 saat önce sürülmelidir. 3-4 saatte bir tekrarlanmalıdır. Terleme, yıkanma, yüzme sonrasında yenilemek gerekir.

 Genel olarak 30 SPF faktör çoğu kişi için yeterlidir ama bir cilt hastalıkları uzmanına danışılması faydalı olur. Çok açık tenliler ya da güneşe bağlı olarak çeşitli deri problemleri olanlarda daha özenli davranmak ve daha yüksek koruma kapasiteli ürünler kullanmak gerekebilir. Tersi olarak da çok esmerlerde ya da kış aylarında daha az koruma faktörü içeren ürünler kullanılabilir

 Eğitim: Bronzlaşmak derinin ultraviyole ışınlarına karşı verdiği bir korunma reaksiyonudur. Sağlık anlamına gelmez. Bronzlaşırken ultraviyolenin zararlı etkilerinden korunmak mümkün değildir.

 Güneşten korunmayı sadece tatilde güneşlenirken değil, yaz ve kış aylarında da günlük alışkanlık haline getirmeli ve özellikle çocuklarımıza da öğretmeliyiz. Sağlıklı beslenme gibi tüm yaşam boyunca uygulanılacak bir kural olarak hayatımıza yerleştirmeliyiz.

Uzm. Dr. Canan İYİGÜN
Dermatoloji Uzmanı                                                                                                                                                  Alıntı
 


 
Hakikat ancak deneyim olduğunda vardır...Osho